Motosiklet Habercileri

Erkan Öztürk yazıyor : Hartum’daki serin gecenin ardından

Erkan Öztürk yazıyor : Hartum’daki serin gecenin ardından
07 Ekim 2018 - 0:19

Erkan Öztürk / Belgesel Yapımcısı – Sürüş Eğitmeni

Sudan
‘ın başkenti Hartum‘da, sakin bir rüzgârın hışırdattığı çadırın içinde geçen serin bir gecenin sabahındayım. Duvarlarını önceden beyaz olan fayansların kapladığı pis ve eski bir duş kabininde, paslı ve yosunlaşmış duştan akan su ayaklarımın dibinden kahverengileşmiş olarak akıp gidiyor ve giderken üzerimdeki ince Afrika tozlarıyla birlikte ruhumu da temizliyor sanki.

Hacı Şakir sabun kokusu yayarak, motorumun yanında bir ağaç gölgesinde bilgisayarımın monitörüne yansıyan görüntüme bakıp duruyorum. Uzayan aklaşmış sakallarım bedenimin yaşlılığını bir tokat gibi çarpıyor yüzüme.

Yolumu düşünüyorum ve yolda geçen zamanları. Gördüğüm yerleri, tanıdığım insanları. Daha 1–2 ay öncesinde Suriye’de, Lübnan’da, Ürdün’de, Somaliland’de oturup keyifli sohbet ettiğim insanlar geliyor aklıma. Tarihi yerler, doğa ve her şey. Daha dün Lübnan’da ırakı kadehlerini şerefe kaldırdığım arkadaşlarım bugün hayalime bir ömür uzaklığında yansıyor. Sanki üzerinden çok uzun bir zaman geçmiş gibi hatırlıyorum. Sanırım yolda olmanın, yollarda yaşamanın bir etkisi bu.

İlk zamanlarını yaşadığım 41. yaşıma gelene kadar hayatımın her dönüm noktasında “artık her şeyi gördüm daha ne görebilirim ki” demiştim kendime, hatırlıyorum. Ve şimdi anlıyorum ki yüz yıl, bin yıl dahi yaşasam görülecek ve öğrenilecek çok şey var.

Hayatın kısalığını yeniden fark ediyorum ve şükrediyorum yaşadığım hayata. Zorlukların, acıların, mutlulukların, ihanet ve kırgınlıkların ve birçok yaşanmışlığın renklendirdiği bir hayat yaşamışım. Boşa geçmemiş bir hayat.

Bir yolculuk, sadece bir yolculuk nasıl bu kadar etkili olabiliyor hayatımda anlayamıyorum. Daha kısa bir zaman öncesinde belki de sesine dahi tahammül edemediğim karasineklerin elimde, yüzümde vücudumda dolaşması rahatsız etmiyor artık beni.
Bu yolda geçtiğim yerlerdeki hayat ne okuduğum kitaplara ne seyrettiğim filmlere hiçbirine benzemiyor.

Açlığı, fakirliği, zulmü, zenginliği belki anlayabilirim ama tüm varlığı kırık bir plastik kova olan bir adamın hayatını anlayabilmem mümkün değil. Ve para teklif etmeme istanbul izmir evden eve nakliyat rağmen çekemediğim fotoğrafı anlamak. Kültürü mü, yoksa utanması mı, çekinmesi mi neden, günde 1 liralık kazanca saatlerce çalışan bir adam 5 liraya fotoğrafının çekilmesine müsaade etmez?

Neden bu parayı kazanmaya çalışıyor, ihtiyacını çözecek bir para mı bu? Ailesi, sevdikleri var mı?

Aile… Ailem… Dostlarım, arkadaşlarım. Öyle farklı ki. Başıma gelebilecek tüm olumsuzlukları göğüsleme cesaretini gösteren ve sırf ben istiyorum diye endişelerini bir kenara bırakıp yanımda olan, beni destekleyen. Ve hayatımın her anında sorgusuzca yanımda, arkamda olan çok sevdiğim, bana hiç “gitme” dememe cesaretini gösteren, özlediğim ailem. “Hayalin buysa peşinden gitmelisin” diyebilen 16 yaşındaki kızım.

Sanırım plastik bidonlu adamın da böyle bir ailesi olmalı, onlar için savaşmaktan korkmadığı bu dünyada.

Korkularımla yüzleşiyorum “korkmadan”. Yapabileceklerimi ve yapamayacaklarımı değil yapmamam gerekenleri anlıyorum ve anlıyorum ki, aldığım ve almaya devam ettiğim her risk sadece beni değil beni benden fazla düşünen çok insanı etkiliyor. Beni benden çok düşünen ailemi, “dostlarımı”.

Dostlarım, “ne işin var manyak mısın?” deyip ama her anımda yanımda yaşadığım hayatın imbiğinden süzülüp elimde kalan değerli varlıklarım olan dostlarım.

Hazırlıkların her aşamasında sanki kendileri gideceklermiş gibi titizlikle her şeyi hazırlayan, hazırlamama yardım eden, paramı, kredi kart şifrelerimi, kendimi, geride bıraktığım her şeyi emanet edebildiğim, dostlarım. Anamız ayrı, babamız ayrı “öz kardeşlerim”.

Ve bir ağaç gölgesinde oturup tek başına çıkılan uzun bir yolun keyfini yaşarken, bunu yapabilmek için cesaret, bilgi, tecrübenin dışında “onların” bir insanın hayatında olması gereken en önemli varlıklar olduğunu anlıyorum. Ve belki bu yolculukta tek olsam da, aslında tek olmadığımı ve mutluluğun paylaştıkça arttığını yeniden öğreniyorum.

Mutluluğu paylaşacağımız günlerde buluşmak üzere…

Dikiz aynasıEtkinliklerGenelİki teker gündemiMarkalardanOtomotivYarışlarYeniler
KATALONYA’DA ZİRVENİN SAHİBİ TOPRAK RAZGATLIOĞLU
EtkinliklerGenelİki teker gündemiMarkalardanOtomotivYeniler
ULUDAĞ’IN ZİRVESİNE MOTOSİKLETLE ÇIKMAK
EtkinliklerGenelİki Teker Dışındaİki teker gündemiMarkalardanOtomotiv
YAMAHA’DAN KADINLARA GÜVENLİ MOTOSİKLET SÜRÜŞ EĞİTİMİ
EtkinliklerGenelİki Teker Dışındaİki teker gündemiMarkalardanOtomotivYeniler
MOTO GUZZİ’NİN YENİ MACERASI STELVİO
EtkinliklerGenelİki Teker Dışındaİki teker gündemiMarkalardanOtomotiv
SUZUKİ 1000 GX ve 8R MODELLERİYLE PODYUMDA
KÖŞE YAZARLARI

© 2020 Motosiklet Habercileri. Tüm hakları saklıdır.

güvenilir bahis siteleri

canlı bahis